Bu, yiyecek çok şeyleri olsa bile, yiyecek bağımlılığı ile mücadele eden insanların sürekli deneyimidir.

Bir anlamda hepimiz yemek bağımlısı sayılabiliriz.Yemek yiyemediğinizde nasıl hissettiğinizi düşünün. Canınız yemek ister ve yemek yemek sizin için yapmanız gereken en önemli şey haline gelene kadar bu aşerme devam ettikçe fiziksel ve duygusal olarak daha rahatsız olursunuz.

Bu, yiyecek çok şeyleri olsa bile, yiyecek bağımlılığı ile mücadele eden insanların sürekli deneyimidir.

Yemek hayatta kalmak için gereklidir ve diğer bağımlılık yapan davranışların aksine, her gün tekrar tekrar yemek yemek ve zevk için yemek yemeyi dört gözle beklemek normaldir. Ancak normal veya ara sıra tıkınırcasına yemeyi yiyecek bağımlılığından ayıran birkaç özellik vardır.

İlk olarak, yiyecek bağımlılığı uyumsuzdur, bu nedenle insanlar kendilerini daha iyi hissetmek için aşırı yemek yemelerine rağmen, genellikle kendilerini daha kötü hissetmelerine neden olur ve kendilerini daha çok kötü hissetmelerine neden olur.

Yiyecek bağımlılığı sağlığı tehdit edebilir, obeziteye, yetersiz beslenmeye ve diğer sorunlara neden olabilir.

İkincisi, yiyecek bağımlılığı olan kişilerin yaptığı aşırı yeme kalıcıdır, bu nedenle yiyecek bağımlısı bir kişi çok fazla yiyecek yer. Hepimiz zaman zaman aşırı yemek yiyoruz, ancak gıda bağımlılığı olan insanlar genellikle her gün aşırı yemek yer ve aç oldukları için değil, stresle başa çıkmanın ana yolu olarak yerler. Daha sonra aşırı yemek yiyemezlerse, endişe veya diğer acı verici duygular yaşarlar.

Davranışsal bir bağımlılık olarak, yiyecek bağımlılığı kavramı tartışmalıdır.

Alan, aşırı yemenin bir tür bağımlılık olabileceğini düşünenler ile gerçek bağımlılıkların fiziksel tolerans ve yoksunluk gibi semptomlar üreten psikoaktif maddelerle sınırlı olduğunu düşünenler arasında bölünmüştür. Bu, şeker ve yağ (gıdanın en yaygın iki obeziteye neden olan bileşeni) ile yapılan araştırmalarda gösterilmiş olsa da ve diğer araştırmalar, gıdanın vücutta afyon ürettiğini gösterse de, birçok kişi bunun mutlaka bir bağımlılık oluşturmadığını düşünüyor.

Bununla birlikte, son 20 yılda artan obezite salgını, bir halk sağlığı endişesini gündeme getirmiştir. Yetişkinlerin üçte birinden fazlası ve çocukların yaklaşık %17'si obez durumdadır. Çocukluk çağı obezitesi önemli bir sağlık sorunu olarak kabul edilmektedir. Bu endişe, giderek daha sorunlu davranışlara başarıyla uygulanan bağımlılıklar için etkili tedavilerle birlikte, aşırı yemeyi ve obezite ve buna bağlı sağlık sorunlarının bağımlılık açısından sonuçlarını anlamaya yönelik bir harekete katkıda bulunuyor.

Diğer Bağımlılıklar Nasıldır?

Nörotransmitterler (beyindeki kimyasallar) ve beynin ödül sistemi, yiyecek ve diğer bağımlılıklarla ilişkilendirilmiştir. Örneğin hayvan çalışmalarında, dopaminin genel ödül sistemlerinde önemli bir rol oynadığı ve şekere aşırı düşkünlüğün dopamin aktivitesini etkilediği gösterilmiştir.

Yiyecek, uyuşturucu ve diğer bağımlılık yapan maddeler ve davranışların tümü bu dopamin hormonun verdiği zevkle ile ilişkilidir.

Temel Sorunlar Gıda Bağımlılığına Neden Olabilir

Yiyecek bağımlılığı ile diğer bağımlılıklar arasındaki benzerlikler, yiyecek ve diğer bağımlılıkların altında yatan evrensel bir süreci akla getirmektedir. Bazı uzmanlar, bağımlılıklar, depresyon, obsesif-kompulsif bozukluk ve yeme bozuklukları dahil olmak üzere zihinsel sağlık sorunlarının örtüşmelerini, benzerliklerini ve birlikte oluşumlarını öne sürerek daha da ileri gidiyor. Ayrıca, altta yatan patolojileri gösteren eski bir bağımlılık tedavi edildiğinde gelişen yeni bir bağımlılık veya zihinsel sağlık sorunu olgusu da vardır. Bu koşulları ayrı ayrı incelemenin, kapsamlı bir bağımlılık görüşünün gelişimini engellediği iddia edilmiştir.

İnsan vücudu ancak günlük olarak dengeli, sağlıklı bir diyetten yeterli miktarda besin alındığında düzgün çalışabilir. Vücudumuza ihtiyaç duyduğu besinleri sağlamak için vitaminler, mineraller, proteinler ve sağlıklı yağlar açısından zengin çeşitli yiyecekler yediğimizden emin olmamız gerekir. Vücudun birçok kısmı bu besinlere büyük ölçüde bağımlıdır ve bu besinlerin yeterli kaynağı olmadan, zayıf bir bağışıklık sistemi ve yetersiz beslenme de dahil olmak üzere çeşitli sağlık rahatsızlıklarından muzdarip olabiliriz.

Gıda sağlıklı bir vücut için gerekli olsa da, ne kadar yediğimiz, ne yediğimiz, vücudumuzun tükettiğimiz gıdaları nasıl işleyebileceğini ve gıdanın gerçekten faydalı mı yoksa vücudumuz için zararlı mı olduğunu büyük ölçüde etkiler. Yeme bozukluklarının devreye girdiği yer burasıdır – kişinin yemesi gerekenden daha fazla veya daha az yemesine neden olan zihinsel bozukluklar; böylece çok sayıda potansiyel sağlık sorununun yanı sıra ek akıl sağlığı sorunlarının gelişmesine yol açar.

Biorezonans Terapi Yeme Bozukluklarının Tedavisinde Yardımcı Olur mu?

Yeme bozukluğundan mustarip bir kişinin sorunun üstesinden gelmesine yardımcı olmak için psikoterapi süreci ile beraber biorezonans terapisi bir alternatif olarak düşünülebilir. Bu tür rahatsızlıkların üstesinden gelmek, zihinsel bir problem olarakta düşünüldüğünde oldukça zor olabilir, ancak doğru yöntemler kullanılarak ve biraz çaba sarf edilerek kesinlikle üstesinden gelinebilinir. Üstün teknoloji donanımlı Mora Nova cihazı ile uyguladığımız Biorezonans yönteminin kullanımı, yeme bozukluğu çeken bir kişiye frekans düzeyinde bağımlısı olduğu gıdaları silerek yardımcı olmak için kullanılabilir. Biorezonans yöntemi aynı zamanda depresyon, anksiyete ve bağımlılıklar dahil olmak üzere çeşitli zihinsel sorunları etmek için kullanıldığında umut verici sonuçlar göstermektedir. Benzer şekilde, bu teknoloji, bir kişinin yeme bozukluğunu güvenli, yan etkisiz ve ilaçsız bir şekilde aşmasına yardımcı olmak için yararlı bir yol sunar.

Yeme bozuklukları, bir kişinin hayatı üzerinde zararlı bir etkiye sahip olabilir. Bu bozukluklar sadece kişinin zihinsel sağlığını etkilemekle kalmaz, aynı zamanda yetersiz beslenme, obezite ve hastanın fizyolojik sağlığını etkileyen diğer birçok sorunlu komplikasyona da yol açabilir. Bir yeme bozukluğunu tedavi etmek, daha fazla komplikasyondan kaçınmak ve daha sağlıklı bir yaşamı yeniden kazanmak için önemlidir. Neyse ki, Biorezonans seansları karbonhidrat bağımlılığını yok etme, bu yeme bozukluklarının neden olduğu semptomların giderilmesinde etkili çözüm yolları sunmaktadır.

66